4 Aralık 2011 Pazar

anlamaya çalıştığımız konular var, anlayamayacak olduğumuz duygular. gerçekten üzgünüz sanıyoruz ama geçiveriyor hemen bir başka haberle unutuyoruz üzüldüğümüz konuyu e malum hayat devam ediyor.

hayat devam ederken de şaşırtmaya devam ediyor, eskiler de en az yeni olan şeyler kadar şaşırtabiliyor. ama en acısı insanın kendisine şaşırması oluyor. neyi neden yaptığını bilemediğim anlardan sonra geri dönüp baktığımda şaşırırım ben hep, sonra da düşünceler başlar acaba ne düşündü, ne düşündüler, çok mu saçma oldu?..

başkalarının dertleri hele ki hiç tanımadığın insanların dertleri kimi zaman çok üzer adamı, öldürülen kadınlar, evi yıkılan insanlar, haksız yere aylarca tutuklu kalanlar, aç kalanlar.. ama hayat devam ediyor, hayat devam ediyor diye kızgınım ben galiba, durmalı bir şeyler ve yoğunlaşamalıyız bazı noktalara yoksa unutyoruz, bu kabalıkta bu pis hafızalarda unutup gidiyoruz, en yakın arkadaşının daha geçen gün bahsettiği mevzudan tüm dünyayı ilgilendiren krizlere kadar herşey gidiyor aklımızdan önceden duyduğumuz bir haber bir konu gibi kalıyor hafızada.

zaten ben artık okuduğum kitapların, izlediğim filmelerin konularını, sonlarını unutuyorum. mutlaka bir sahne, bir cümle bir olay ya da bir karakter kalıyor aklımda ama konu genelde kayboluyor gidiyor. belli ki hafızamda bir sorun var benim.

kitabın konusunu bir daha hiç hatırlamayacak kadar ciddi şekilde unuturken ben, uzaklardaki insaların dertlerini o kadar da gerilere atamıyorum, hayatımın merkezine de koyamıyorum..

ve işte tam da o anda keşke tamamen unutsam diye düşünüyorum. merkezde olamıyorlar ama asla merkezin çevresinden ayrılmıyorlar her an merkeze girecek gibiler, bir şey engelliyor onları mesela akşam gideceğim bir oyun ya da bir kutlama yemeği. o kutlamaya yanımda götürüyorum aç çocukları, onlar bir süre sonra orada da doyamaycaklarını anladıklarından mıdır bilinmez gidiveriyorlar, kutlamanın sonuna kadar hatta belki bir kaç gün daha ben bi daha düşünmüyorum onları o sırada doyup doymadıklarını bilmiyorum. halbu ki vicdanımı doyurayım diye almıştım onları da yanıma, konuşmuştum bir çok kere onlar hakkında, imza bile vermiştim favayı yemeden hemen önce.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder